İnşaat Tortul Taşlar

Yerkabuğunda oluşmuş olan mevcut taşlar zamanla çeşitli etkenler nedeniyle fiziksel ve kimyasal ayrışmaya uğrarlar. Ayrışmış olan taşların göl, akarsu havzası ve denizlerde depolanmasına tortullaşma (Sedimantasyon) denir. Tortullaşan malzemelerin belirli süreçler sonucunda birbiriyle karışarak tabii bir bağlayıcı ile yeniden sertleşmesi sonucunda oluşan taşlara “Tortul Taşlar” denir. Tortul taşlar; kırıntılı (kumtaşı, çakıl taşı), kimyasal (kireçtaşı, traverten, oniks) ve organik ( fosilli kireçtaşı, kömür) olmak üzere 3 ana gruba ayrılır. Tortul taşlar genellikle tabakalanma (katmanlaşma) gösterir ve içlerinde organik madde ve fosiller bulundurur.

Kumtaşı: Daha yaşlı kayaçlardan ayrılan küçük kırıntılar ile kuvars, feldspat vemikadan oluşmuş sedimanter bir taştır. İçinde demir oksit veya kil mineralleri, kalsit ve silikat mineralleri bulunur.

Çakıl taşı (konglomera): Kum veya kil gibi ince taneli matriks ve genellikle çimentolanmış yuvarlaktan yarı köşeliye kadar kırıntılardan (çakıllar, iri çakıllar, bloklar) oluşan iri taneli sedimanter taşlara çakıl taşı denir. İrili ufaklı taş parçalarının tabii bir bağlayıcı ile birleştirilmesi sonucu oluşur. Kum taşının silika, kireç veya demiroksit ile yapışması sonucu oluşur. Silika ile yapışmış olanları çok dayanıklıdır. Kaba taneli olanlara konglomera, ince taneli olanlara kumlu şeyl adı verilir. Şeyller ince taneli olduklarından suyu zor geçirirler.

Kireçtaşı (Kalker): Esas olarak kalsit mineralinden oluşan ve en az % 90 Kalsiyum karbonattan (CaCO3) içeren sedimanter taştır. İçinde yer alan maden oksitlerin etkisi ile değişik renkte görünür. Geçirdiği oluşum sırasında yapısında çatlak ve kırıklar oluşur. Bu kırıklara başka maden oksitler dolunca ilginç desenler görülür. Sertlik derecesi 3 olup kolay kesilip işlenir. Çok iyi cila tutar. Yapıda moloz taşı, yonu taşı, kaplama taşı, kırılarak mıcır taşı olarak kullanılırlar.

Traverten: Tatlı sulardan CaCO3’ın ani çökelmesiyle oluşmuş, ince taneli kireçtaşı. Yüksek ısılı ve kalsiyum bikarbonatlı magma suyunun yeryüzüne çıkışı sırasında karşılaştığı basınç ile oluşur. Oluşumu sırasında içinde bulunan bitki kök ve yapraklarının zamanla çürümesi sonucu boşluklar oluşur. Kalker tüfü grubundan olup gözenekleri büyüktür. Bu boşluklar kendi tozu ile yapılan dolgu malzemesi ile doldurulur. Genellikle dış mekanlarda kaplama taşı olarak kullanılır.

Yorum bırakın